Zengin topraklara ve önemli tarımsal mirasa sahip bir ülke olan Türkiye'de tüm yıl boyunca taze sebze ve meyveler yetişiyor. Bütün bunlar ülkemizdeki elverişli iklim sayesinde ancak ülke insanımız maalesef gerçek tadı ve kokusu olan doğal ürünler bulmakta ne dense oldukça zorlanıyor. Bu olumsuz durum sadece sebze ve meyvede değil, gıda ürünlerinin birçoğunda da karşımıza çıkıyor.
Keyfiniz.com olarak bu önemli konuyu gıda sektöründe yılların deneyimli ismi ve
ENKA SÜT Genel Müdürü Dr. Serdar AYDEMİR ile konuştuk, konu hakkındaki yorum ve önerilerini aldık.
İşte ENKA SÜT Genel Müdürü Dr. Serdar AYDEMİR'in açıklamaları;"Türkiye, dört mevsimin yaşandığı, çeşitli iklim kuşaklarının buluştuğu ve zengin tarımsal kaynaklara sahip bir ülke olmasına rağmen doğal ve lezzetli ürünlere ulaşmak giderek zorlaşıyor. Bunun birkaç nedeni var;
Yoğun Tarımsal Üretim ve Kimyasal Kullanımı: Artan nüfus ve yüksek talep nedeniyle tarımda verimi artırmak için kimyasal gübre ve pestisit kullanımı oldukça yaygınlaştı. Bu kimyasallar ürünleri daha hızlı yetiştiriyor ancak doğal tat, koku ve besin değerlerinde azalmaya neden olabiliyor.
Sanayileşmiş Tarım ve Monokültür: Büyük ölçekli tarımsal işletmelerin yaygınlaşması, tek tip ürün yetiştiriciliğini (monokültür) artırdı. Bu yöntem, verimi kısa vadede yükseltirken toprağın verimliliğini düşürebiliyor ve ürün çeşitliliğini azaltabiliyor. Dolayısıyla aynı besin değerine sahip doğal ürünlerin yetişmesi zorlaşıyor.
Tohum Politikaları ve Genetik Modifikasyon: Yüksek verimli veya dayanıklı çeşitler için hibrit ve genetiği değiştirilmiş tohumlar tercih ediliyor. Ancak bu tohumlar, geleneksel çeşitlere göre daha az aromatik olabiliyor. Bu durum, ürünlerin lezzet, koku ve doğal özelliklerini kaybetmesine yol açabiliyor.
Lojistik ve Depolama Koşulları: Ürünlerin tüketiciye ulaşana kadar tazeliğini koruması için erken hasat, soğuk zincir, paketleme ve koruyucu maddeler kullanılıyor. Bu yöntemler tazeliği koruyabilir ama aroma ve besin değerlerinin bir kısmını kaybettirebilir.
Hızlı Tüketim ve Market Kültürü: Artık doğal ürünler yerine hızla tüketilebilecek şekilde işlenmiş gıdalar tercih ediliyor. Market kültürüyle birlikte tüketiciler, doğal ürünler yerine dayanıklılığı artırılmış, uzun raf ömrüne sahip ürünleri daha çok tüketmeye başlıyor.Bu faktörler nedeniyle Türkiye’de dahi doğal, lezzetli ve besleyici ürünlere ulaşmak zorlaşabiliyor.
ÜRÜNLERİN RAF ÖMRÜNÜ UZATACAK KATKI MADDE VE TÜREVLERİ HAKKINDA:Keyfiniz.com olarak sizinle yaptığımız sohbette ENKA SÜT ürünlerinde kesinlikle raf ömrünü uzatacak katkı maddesi ve türevlerini kullanmadığınızdan bahsettiniz. Firmanız ve markanız açısından bu gerçekten güzel bir duruş. Konuyu tekrar sizin sözlerinizle açabilir misiniz lütfen?"Tabii ki, memnuniyetle;
ENKA SÜT olarak,
süt ve süt ürünlerinde doğallığı korumanın bizim için temel bir ilke olduğuna inanıyoruz. Ürünlerimizin her aşamasında doğallığı ve tazeliği ön planda tutarak, hiçbir katkı maddesi, koruyucu veya raf ömrünü uzatacak kimyasal bileşen kullanmıyoruz. Bu, yalnızca ürün kalitemizi değil, aynı zamanda sağlığınızı da korumak adına aldığımız bir önlem. Özellikle hammadde kalitesi yani çiğ süt bizim sektörümüzde kalite açısından en önemli kriterdir. Kötü kaliteli bir hammaddeden sağlıklı ve lezzetli ürünler elde etmek mümkün değildir. Dolayısı ile kalite ve hijyen çiftlikten başlamaktadır. Yine aynı şekilde hijyenik ortamda ve halkın sağlığını öncelikleyen üretim anlayışı ana tema olmak zorundadır. Sektörümüzde raf ömrünü uzatmak amacıyla kullanılan katkı maddeleri, birçok ürünün doğallığını bozabiliyor ve gerçek lezzetini maskeleyebiliyor. Ancak biz, tüketicilerimizin taze, saf ve besleyici ürünlere ulaşma hakkına sahip olduğuna inanıyoruz.
Süt ürünlerimizin her biri, yalnızca kaliteli süt ve doğal üretim süreçleri ile hazırlanıyor. Böylece ürünlerimiz, en doğal haliyle sofralarınıza geliyor. Bu duruşumuz, hem doğallığa olan bağlılığımızın hem de sağlıklı beslenme ilkelerimizle örtüşen bir tercihimizin göstergesi.Uzun ömürlü değil, sağlıklı ve lezzetli ürünler sunmayı hedefliyor, doğanın bize sunduğu saf süt lezzetini sizlere ulaştırıyoruz."
TAHŞİŞLİ ÜRÜNLERİN İFŞASI HAKKINDA Keyfiniz.com, "Peki, bu duruşu sizce diğer bilindik markalar da gösterebiliyor mu? Mesela Tarım Bakanlığı'nın sitesinde onlarca firmanın tahşişli ürünleri ifşa ediliyor. Bu durum hakkındaki yorumunuz nedir? Belki bu konu bir röportaja sığmayacak kadar önemli ve detaylı anlatılacak bir konu ancak siz bu konuda kısada olsa neler düşünüyorsunuz? Yorumunuzu alabilir miyiz lütfen?"ENKA Süt Genel Müdürü Dr. Serdar AYDEMİR;"Kesinlikle, bu konu gıda sektörünün en hassas noktalarından biri. Maalesef, ülkemizde bazı merdivenaltı olarak nitelendirebileceğimiz firmalar, maliyetleri düşürmek veya raf ömrünü uzatmak gibi kaygılarla ürünlerine katkı maddesi ekleyebiliyor ya da kalite standartlarını düşürebiliyor. Tarım Bakanlığı’nın bu konuda yaptığı denetimlerle ifşa edilen firmaların sayısı, tahşişli ürünlerin piyasada ciddi bir yer kapladığını göstermektedir.Bu durum, tüketicinin güvenini zedelemekle kalmıyor, aynı zamanda sağlık riskleri de taşıyor. Biz, bu türden uygulamaların sektörde kaliteyi değil, güven bunalımını artırdığı görüşündeyiz. Sağlıklı, güvenilir ve doğal ürünler sunmak bizim için bir zorunluluk ve topluma karşı bir sorumluluk. Tüketicinin de bu konuda daha bilinçli hareket ederek doğal ve katkısız ürünleri tercih etmesi gerektiğine inanıyoruz.
Gıda güvenliğinde her markanın katkısız ve doğal ürün üretimine yönelik etik bir duruş sergilemesi şart. Ancak biz, her zaman katkı maddelerinden uzak, doğal ürünlere odaklanarak bu alandaki farkımızı ortaya koymak için çalışıyoruz. Söz konusu güven ve doğallık olduğunda, tüketicilerimizin yanımızda olacağına gönülden inanıyoruz."